Her canlı varlık gibi köpekler de, yaşamlarını sağlıklı sürdürebilmek için, belirli ortam ve koşullara gereksinme duyar. Dostlarınızın sağlıklı gelişimi için yazımızı inceleyebilirsiniz.
Barındıkları yuvanın sağlıklı yaşamalarına elverişli olup olmadığından tutun, gereksinim duydukları besin türü ve oranının karşılanıp karşılanmaması, temizlik ve bakımlarının yapılıp yapılmaması, hareket etme ve dolaşma olanağı bulup bulmamalarına kadar pek çok etken, sağlıkları üstünde tesirler yaratır. Her ne kadar "dış koşullardan etkilenmeyen kişiler için it gibidir, ona bir şey olmaz!" Derlerse de, köpekler, itinalı bakım isteyen nazik varlıklardır. barındırılmaları, beslenmeleri, bakım ve temizlikleriyle diğer gereksinimlerinin karşılanmasında titiz davranılmalıdır. Ufak ihmaller, önemsiz gibi görünen savsaklamalar, bilgisizlikten doğan yanlış uygulamalar, köpek sahibinin büyük çaba ve emekle bile gideremeyeceği sakıncaların kaynağı olabilir. dolayısıyla, köpek bakımında ve onların sağlıkla yaşamalarında büyük önem taşıyan esas konulardan "barınma ve beslenme" üstünde ayrıntılarıyla durmaya çalıştık. şimdi de, büyük önem taşıyan diğer bir hususa, köpeğin bakımına değineceğiz.
Köpeğin bakımı:
- Köpek barınağının bakım ve temizliği
- Köpeğin vücut bakımı, temizliği ve egzersizleri olmak üzere iki ana bölümde ele alınabilir.
Köpek barınağının bakım ve temizliği
Köpek barınağının sadece sağlık koşullarına ideal oluşu yeterli değildir. Kullanılan her konut gibi köpek kulübesi de vakit içerisinde kirlenir, aşınır. bakım ve temizlik gerektirir. daha önce de değindik, kullanma ve bakım açısından köpek kulübelerinin yeri büyük önem taşır. Kulübe, köpeğin döküntü ve artıklarının ev halkını, eve gidip geleni rahatsız etmeyeceği kadar eve uzak, bakımının kolaylıkla yapılabileceği kadar yakın olmalıdır.
- Köpeğin kulübesi her gün temizlenmelidir.
- Köpeğin minderi her gün dışarı alınmalı, silkelenmeli ve havalandırmalıdır.
- Kulübenin içi, tüy artıklarından, döküntülerden süpürülerek temizlenmeli, parazit bulunup bulunmadığı denetlenmelidir.
- On-on beş günde bir parazitlere karşı ilaçlama yapmak yerinde bir önlemdir.
- Kirlenen, ıslanan minderlerin temizliğine, kuru ve rutubetsiz olmasına itina gösterilmelidir. Minderler gerektikçe değiştirilmelidir.
- Kulübe çevresinin temizliğine en az barınağın temizliği kadar itina gösterilmeli, yiyecek, döküntü, tüy gibi artıklar itinayla toplanılarak bahçenin uzak bir köşesinde açılan çukura gömülmelidir. Böylece, insan sağlığına da zarar verebilecek olan parazitlerin neden olabileceği tehlikelerden korununmuş olur.
- Kulübede vakit geçtikçe oluşabilecek çürüme, kırılma, çatlama, boyaların dökülmesi gibi arızalar savsaklanmadan giderilmelidir. akan bir dam, rutubet, su geçiren bir taban, yağmurların süzüldüğü, asalakların barındığı çatlak duvarlar büyük sorunlara yol açar.
Köpeğin Vücut Bakımı, Temizliği Ve Egzersizleri
Bakım, köpeğin sağlığını ve iş verimini olduğu kadar, görünümünü ve güzelliğini de tesirler. bakımı gereğince yapılan köpek, kendini daha ilk bakışta belli eder. tüylerinin parlaklığı ve düzeninden, hareketlerinin canlılığına, bakışlarındaki dikkat ve zekadan, davranışlarındaki güven ve uyuma değin her şey bunu yansıtır. hepsinden önemlisi, bakılan köpek sevilen köpek demektir, değer verilen köpek demektir. bu ise, bir köpeğin yetiştirilmesinde besin kadar önemli bir öğedir. köpek bakımı belirli başlıklar altında toplanabilir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:
1. Tüylerin Ve Derinin Bakımı: Köpek postlu bir hayvandır. Bu post, onun dış etkilere karşı korunmasını sağladığı gibi görünümünü güzelleştiren bir değer de taşır. Köpeklerin bir bölümünün tüyleri kısa, bir bölümünün orta uzunlukta, bir bölümünün ise olabildiğince uzundur. Doğal olarak uzun tüylü türler, daha büyük ve itinalı bir bakım gerektirir. Bilhassa tüy değiştirme vakti olan ilkbahar, ve sonbahar süresince, bu iş daha büyük bir önem kazanır. Lazım bakım yapılmadığı takdirde, köpeğin yaşadığı bütün çevre tüy döküntüleriyle dolar. Bu ise insanların sağlığı açısından büyük sakıncalar içerir. Köpek için ise başka açıdan önem taşır. Fırçalanmayan ve bakılmayan tüyler, köpeği rahatsız eder, kaşındırır. Onları kendi çabasıyla düşürmeye çalışır. Bu ise yaralanmasına, cildinin çizilmesine ve mikrop kapmasına yol açabilir. Bazı deri hastalıkları ortaya çıkabilir. Tüm bu sakıncaları önlemek, köpeğin sağlıklı bir cilde ve tüylere sahip olmasını sağlamak için, normal zamanlarda günaşırı, tüy dökümü süresince günde bir kez fırçalamak yararlı ve lazımdır. Ancak, derinin bu devre içerisinde son derece hassaslaştığı unutulmamalı, sert kıllı fırçalar kullanmaktan uzak durulmalıdır. Köpeğin özel bakım gerektiren bir tür olmadığı durumlarda, genel olarak şu şekilde bir yol takip edilebilir. Tüylerin fırçalanmasına baş üzerinden başlanılır ve orta sertlikteki kıl fırça ile hayvanın gerisine doğru sıkıca sıvazlanarak taranır. Sırt bölgesinin taranması bitince, göğüs yöresi ve köpeğin yanları aşağıya doğru ayaklara varıncaya değin tertipli sıralar durumunda fırçalanır. Bundan sonra kıllar çıkış yönünün tersine, bir kez daha fırçalanır. Bu tarayış, kıl diplerini güçlendirdiği, deriye masaj yerine geçtiği gibi, kıl diplerine yerleşmiş bulunmakta olan toz ve zararlı maddeleri de kabartır. Bundan sonra, tekrardan düzgün yönde bir fırçalama ile tüy bakımının birinci aşaması bitirilir. Islatıldıktan sonra sıkılarak suyu iyice alınan pamuklu bir bez parçası, eski bir fanila ile köpeğin tüyleri çıkış yönünde bastırılarak silinir. Göğüs, karın, bacak ve bacak araları iyice temizlenir. Bu arada deri iyice araştırılarak, kene, pire gibi zararlıların bulunup bulunmadığına bakılır. Şayet görülürse tedbirleri alınır.
Kısa Tüylü Köpeklerin Taranması: Kısa tüylü köpeklerin taranmasında kısa ve yumuşak kıllı fırçalardan yararlanılır. Sert ve uzun kıllı fırçalar kullanım bakımından elverişsiz olduğu gibi, köpeğin derisini de çizebilir. Bundan sonra tüylerin çıkış yönüne doğru yapılan fırçalanmayla tüm toz ve pislikler atılır. Köpeğin tüyleri tertipli, parlak ve sağlıklı bir görünüm kazanır.
Uzun Tüylü Köpeklerin Taranması: Uzun tüylü köpeklerin taranmasında, uzun ve sert kıllı fırçalardan yararlanılır. Böylece sık ve uzun tüylerin arasına girip onları temizlemek ve havalandırmak, düzenlemek olası olur. Bu hedefle, dişleri aralıklı taraklardan, tel fırçalardan da yararlanılabilir. Bilhassa kaniş gibi tüyleri kıvırcık ve sert olan çeşitlerin tüy bakımında böyle taraklar ve tel fırçalar lazımdır.
2. Dişlerin Bakımı: Genç ve sağlıklı köpeklerin dişleri beyaz, parlak ve diş taşlarından temizlenmiştir. Diş sağlığının, yaşla olduğu kadar beslenme ve bakımla da büyük ilişkisi vardır. Gelişme çağlarında kalsiyum ihtiyacı yeterince karşılanan köpeklerin dişleri kuvvetli ve sağlam olur. Erişkin olduğunda, gevrek, iri sığır kemiği verilen köpeklerin dişlerinde diş taşları oluşamaz ve dişler aşınmalara karşı direnç kazanır. Dişlerdeki renk sararması, kötü ağız kokuları her zaman diş taşlarından ileri gelmez. Kimi kere bunların sebebi sindirim bozukluklarıdır. Dişlerde görülen önemli arızalar ve diş taşları için kesinlikle bir veteriner hekime gitmek gerekmektedir. Ancak, kirli ve sararmış dişler, sertçe bir bezi limon suyuna batırarak silmek veya hidrojen perokside batırılmış bezle oymak suretiyle temizlenip beyazlatılabilir. Dişleri temizlemek amacıyla, kullandığımız türde diş fırçalarından da yararlanmak mümkündür.
3. Göz Ve Kulak Temizliği: Sağlıklı bir köpeğin gözü temiz, parlak ve canlıdır. Çapaklı, donuk ve kanlı gözler sağlıksızlık belirtisidir. Köpeklerde göz temizliğine itina göstermek, çapaklanma ve kanlanma olduğunda, asit borikli suya batırılmış bir pamukla gözleri silip temizlemek gerekmektedir. Çoğunlukla üşütmeden ileri gelen çapaklanmalarda camomile ve borasit solüsyonlarının kullanılması yarar temin eder. Aşırı ve inatçı olaylarda veteriner hekime başvurulmalıdır. Kulaklar, köpeklerin önemli olduğu kadar hassas ve hastalıklara açık bir organıdır. Köpeğin tüylerinin fırçalanması sırasında kulaklar özellikle incelenmeli kulağın içerisine doğru giden kıllar dışa doğru taranmalıdır. Köpeklerin kulaklarında, havadaki tozların kulak içlerine girmesini önleyen bir nemlilik vardır. Bunu, kulakta bulunmakta olan salgı bezleri temin eder. Böylece kulak kepçesinde tutulan kirler, hassas bölgelere girme olanağı bulamazlar. Ancak bunların kulak kepçesinde de fazla miktarda birikmesi hastalıklara yol açar, sakıncalar doğurur. Bunların, asit borikli suyla hafifçe ıslatılmış veya zeytinyağı ile nemlendirilmiş bir pamuk parçasıyla gerektikçe temizlenmesi zorunludur. Ancak bu temizleme sırasında büyük itina gösterilmeli kulak iç kulak kepçelerinde biriken kirlerin temizlenmesi, kulak sağlığı konusunda ilerde doğabilecek sorunların önüne geçer. Kulakta görülebilecek akıntılarda dikkatli olunmalı, böyle durumla karşılaşıldığında vakit yitirilmeksizin veterinere başvurulmalıdır. Çünkü bu belirti, önemli bazı hastalıkların habercisi olarak görülebilmektedir.
4. Ayak Ve Tırnakların Bakımı : Özellikle ev dışında yaşayan, av gibi yürüyüş gerektiren görevler yüklenmiş bulunmakta olan köpeklerin ayaklarında aşınmalar, yaralanmalar, çizilmeler, tırnak kırılmaları görülebilmektedir. Dolayısıyla, yapılan bakım sırasında ayaklar da gözden geçinilmeli, hayvana rahatsızlık veren bir durum olup olmadığı araştırılmalıdır. Ayak ve tırnaklar bu iş için kullanıma elverişli bir fırça ile fırçalanmalı, şayet varsa, tırnak arasına sıkışmış olan kurumuş çamur parçaları, toz ve kinler temizlenmelidir. Dolaşılan yerlerde bulunmakta olan keskin kenarlı kayalar veya kırık cam parçaları, köpeğin taban yastıklarında derin kesiklere neden tırnaklarda kırılmalar olabilir, taban yastıklarına kıymık, diken batabilir. Bu gibi durumların bakım ve tedavisi esnasında yapılmalı, kesik, çizik ve tırnak yaralarının ihmal edildiğinde zaman zaman büyük problemler çıkartabileceği unutulmamalıdır. Kırılan tırnaklar gibi aşırı uzayan tırnaklar da bakım gerektirir. Normalden fazla uzayan tırnaklar kimi kere kıvrılarak köpeğin etme batar ve iltihaplanmalara yol açar. Kimi kere ise, sağa sola takılarak köpeği rahatsız eder ve sonunda kötü bir şekilde kırılır. Tüm bu nedenlerle zaman zaman köpeğin tırnağını kesmek gerekmektedir. Köpeğin tırnağı, ya bu iş için özel olarak yapılmış bulunmakta olan papağan gagası adıyla anılan özel bir makasla, ya da manikür takımlarında bulunmakta olan gelişi hoş bir tırnak pensi ile kesilebilir. Tırnak kesilmesi,düşünüldüğü kadar basit bir iş değildir. Yanlış ve hatalı kesim büyük problemler yaratabilir. Tırnağın kesim sırasında fazla derin alınması kanamalara ve iltihaplanmalara yol açar. Resimdeki kesime dikkat ediniz. Tırnak, fazla derine gitmeden ve tırnak ucu kütleştirilmeden kesilmektedir. Pürüzlü ve kırık tırnakları törpülemek gerekmektedir. Bu hedefle bildiğimiz tırnak törpüleri kullanılır. Törpülemenin, tırnağın çıkış yönünde olması gerekmektedir. Ters yöne doğru yapılan törpüleme tırnak köklerini zedeler ve iltihaplandırır. Bakımlı ve sağlıklı bir köpeğin ayaklarında, tırnaklar arasında yabancı gelişi hoş bir madde bulunmaz. Tırnaklar bakımlı ve düzgündür. Uzamış, çatlamış, kırılmış tırnak yoktur. Taban yastıkları bakımlıdır, kesikler, yaralar ve kabuklanmalar görülmez.
5. Yıkama Ve Temizleme : Köpeklerin cilt dokusu, insanlarınkine oranla çok değişiktir. Köpeklerin ter bezleri yoktur. Yani terlemezler. Köpeğin derisi insanınki gibi hava almaya elverişli yapıda da değildir. Buna rağmen köpek zengin sayılabilecek yağ dokusuna sahiptir. Bu yağ bezleri deriyi yumuşak ve dirençli kılan. Köpekleri, koktukları gerekçesiyle sık ve aşırı yıkayanlar, onların sağlığıyla oynar. Köpek, zorunluluk olmadıkça yıkanmamalıdır. Yıkanması gerektiğinde, bu sıcak yaz aylarına rastlatılmalıdır ya da çok iyi kurulanmasına itina gösterilmelidir. Aşırı yıkama derideki yağların yitirilmesine, derinin kuruyarak çatlamasına, tüylerin canlılığını kaybetmesine yol açar. Soğuk havalarda, bilhassa ev dışında barındırılan köpeklerin yıkanması şiddetli soğuk algınlıklarına neden olabilmektedir. Köpek, sağlığı açısından lazım olduğunda veya sıcak yaz aylarında sı olmamak koşuluyla yıkanabilir. Köpeğin yıkanmasında bazı noktalara dikkat edilmelidir. Köpeğin yıkama suyu veya soğuk olmamalı, 35 c0 dolaylarında bulun malıdır. Köpeğin yıkanmasında kullanılacak şampuan, içerisinde yağ ihtiva etmelidir. Kulaklara su kaçmaması için, birer parça pamukla kulakların kapatılması yerinde bir önlemdir. Çünkü, kulağa kaçan su büyük sakıncalar doğurur. Yıkanacak köpek, bir banyo küvetine, genişçe bir lavaboya veya leğene yerleştirilir. Baş kısmı hariç bütün gövde hoşça ıslatıldıktan sonra şampuan dökülerek köpürtülür ve bu köpükler, başın dışında tüm vücuda yayılır. Parmaklarla köpeğin vücuduna masaj yapılarak kirler kabartılır. Daha sonra, bu köpükler tümüyle temizleninceye, tüyler arasında sabun zerrelerinin kalmadığına emin olununcaya değin, ideal sıcaklıktaki suyla yıkanır. Bu arada, bir sünger ıslatılıp iyice sıkıldıktan sonra, köpeğin başı, yüzü, ağzının çevresi, gözlerin etrafı iyice silinip temizlenir. Bundan sonra köpek, yıkanılan yerden bir havluyla alınır. Ilık, rüzgarsız, hava cereyanı olmayan bir yerde, şayet varsa elektrikli kurutma makinesi ile, yoksa havlu ile olası olduğunca kurulanır. Tüyler çıkış yönünde taranıp fırçalanır. Şayet hava soğuksa, vücuttaki rutubet tamamıyla gidinceye kadar ev içerisinde tutulur. Hava güneşli ve sıcaksa, serbest bırakılarak, hareket hainde iken tüylenin kuruması ve güneşlenmesi için olanak tanınır. Ağız etrafında uzun tüylere sahip olan köpekler, yemek sırasında bunları kirletir. Böyle özellik taşıyan köpeklerin ağız yöresindeki tüyler, suyu sıkılmış ıslak bez veya süngerle temizlenebilir. Köpeklerin sıkça yıkanması, yukarda belirttiğimiz gibi, türlü sakıncalar doğurur. Dolayısıyla, köpeğin temizliğinde başka yöntemler de uygulanır. Bu hedefle testere talaşı denilen çok ince tahta talaşından yararlanılır. Toz durumundaki bu talaş, köpeğin kıllarının arasına avuç avuç dökülerek tüylerle birlikte iyice ovuşturulur. Daha sonra, bunları dökmek için köpeğin tüyleri fırçalanır. Ufak yapılı, uzun ve seyrek tüylü, beyaz renkli bazı köpekler, beyaz tebeşir pudrası ile temizlenmekte iseler de, bu işlem tebeşir tozlarının çevreye dağılması nedeniyle pek pratik değildir.
6. Köpeğin Gezdirilmesi Ve Egzersizleri : Tüm köpekler, türden türe müddeti ve meziyeti değişmekle birlikte, hareket etme ve egzersiz yapma ihtiyacı duyar. Devamlı olarak evde yaşayan, narin yapılı bir süs köpeği, bile, bu ihtiyacı yeterince sağlanmazsa, normal halini, hareketliliğini, neşesini ve zaman zaman de sağlığını yitirir. Bu tür köpeklerin zaman zaman bahçeye çıkartılarak gezdirilmesi gerekmektedir. Onların sağı solu dolaşmaları, öteyi beriyi koklamaları içgüdülerini canlı tutmaya, çeşitlerine özgü koklama ve işitme duyularını doğal ortam içerisinde sınayarak özgüvenlerini kazanmalarına yarar. Bununla birlikte, böyle narin çeşitlerin, fazla alışmış olmadıkları dış ortamda uzun müddet bırakılmaları, elverişsiz havalarda çıkartılmaları sağlıkları üstünde iyi etki bırakmaz. İri yapılı köpeklerin, özellikle özel amaçlarla eğitilip çalıştırılan görev köpeklerinin bu ihtiyacı çok daha fazladır. Bunlar, açık havada koşma, serbest kalma, eğitildikleri alanda egzersiz yapma ihtiyacı duyarlar. Yarış köpekleri, av köpekleri, koruma ve bekçi köpekleri, çoban köpekleri uzun müddet etkinlikten uzak ve sabit bırakılmamalıdır. İçgüdüsel tepkilerini doyurmak, eğitildikleri alandaki beceri ve kabiliyetlerini körleştirmemek için, sıkça ideal yörelere götürülerek serbest bırakılmalı. Egzersiz ve antrenman yaptırılmalıdır.
YAVRU KÖPEK BAKIM VE BESLENMESİ
Yavru köpeğinizi sütten kesilir kesilmez ve doğduğu yere çok alışmadan almanız en doğrusudur. Yavru köpeğinizi evinize getirmenin en ideal zamanı 6-7 haftalık olduğundadır. 6 haftalık bir köpek, kuru mama yiyebilecek kadar büyük, sizinle dostluk kurabilecek kadar da küçüktür.
Yavru köpeğinize isim vermekte gecikmemelisiniz. Onu ismiyle çağırmaya başlayın. İsmini öğrenmesi ve çağırdığınızda yanınıza gelmesi kolaylaşacaktır
Yavru köpeğinizin ihtiyaç duyacağı malzemeler:
Mama ve Su Kabı: Temizlenmesi kolay ve ters dönmeyecek kadar ağır olmalıdır. İri ırk köpeklerde yerden yükseğe konabilecek yemek kapları seçilmelidir.
Tarama Araçları ve Banyo: Köpekler yılda 2 kez tüy değiştirler. Tarama ve fırçalama köpeğinizin deri ve tüy sağlığı için büyük öneme sahiptir. Uzun tüylü köpekler için tel fırçalar, kısa tüylü köpekler için eldiven fırçalar yararlı olabilir.
Köpeğinizi yıkamak için kullanacağınız şampuanın önemi büyüktür. Yanlış seçim ile birlikte köpeğinizin tüy ve deri sağlığı bozulabilir. Köpekler için özel üretilmiş köpek şampuanı kullanmalısınız. Yıkama sıklığınız en fazla 3-4 haftada bir olmalıdır. Köpeğiniz sık yıkandığında deri PH’sı bozulur, aslında koruyucu olan yağ tabakası kaybolur. Köpeğiniz mantar , uyuz gibi hastalıklara karşı daha duyarlı hale gelebilir.
Boyun Tasması ve Gezdirme Kayışları: Yavru köpeğinizin ilk aşı programı bittikten sonra düzenli egzersiz ve yürüyüşler yapmanız gerekecektir. Köpeğinizin büyüklüğüne ve kilosuna uygun olarak tasma ve gezdirme kayışı seçimi yapılmalıdır.
Oyuncak: Yavru köpekler günlük egzersiz ve düzenli oyun zamanlarına ihtiyaç duyarlar. Oyun siz ve yavru köpeğiniz arasındaki önemli bir etkileşimdir. Oyuncak seçiminde dikkat edeceğiniz nokta; oyuncak köpeğiniz tarafından ısırılıp kemirilebilir ancak parçalayıp yutamayacağı nitelikte olmalıdır. Git-getir, kovalamaca, saklanma-bulma, takip etme gibi oyunlar yavru köpeğiniz için eğlencelidir.
Diş bakımı ve diş değişim dönemi:
Yavru köpeğiniz 4-6 aylığa kadar süt dişlerini döker. Yerine hayat boyu kalıcı olan ana dişler çıkar. Bu dönemde diş kaşıntısı çok fazla olacağından her şeyi kemirecektir. Kalın halat şeklinde düğümlenmiş, uçları püsküllü olan diş ve oyun ipleri, doğal malzemelerin işlemden geçirilmesiyle elde edilmiş yapma kemikler kullanılabilirsiniz. Kalıcı dişler çıktıktan sonra mutlaka diş bakımına daha fazla önem gösterilmelidir. Normalde tartar oluşumu 1,5 yaşında başlar ancak diş fırçalamaya yavruyken alıştırılmalıdır. Köpekler için özel olarak üretilmiş diş fırça ve macunları kullanılmalıdır.
Sosyalleşme: Köpekler sosyal canlılardır. Her zaman yeni dostluklar kurmaya heveslidirler. Köpeğinizin 2-4 aylık dönemi ana sosyalleşme dönemidir ve köpeğin psikolojisinde çok büyük önem taşır. Bu kritik dönemde karşılaştıkları ya da kötü tecrübe ettikleri her şey onlar için erişkin yaşamlarında korkuyla tepki verdikleri davranışlara dönüşebilir. Bu nedenle köpekler, her türlü insanla (kadın, erkek, çocuk, bebek), diğer evcil hayvanlarla (kedi, köpek, kuş), her çeşit taşıtla (otobüs, motor, bisiklet) bu aylarda tanıştırılmalıdır ve çağrışımlarının daima pozitif olmasına dikkat edilmelidir.
Beslenme: Yavru köpeklerin gelişim ve büyüme döneminde ekstra besin ve kaloriye ihtiyaç duydukları saptanmıştır.
Köpeğinizin maması, bu dönemde ihtiyaç duyacakları proteinleri oluşturan aminoasitleri, kalsiyum ve fosfor gibi gerekli olan besin maddelerini doğru ve dengeli miktarda içermelidir.
Köpeğinizin yemesi gereken mama, köpeğinizin yaşına ,ırkına ve kilosuna göre belirlenir. Beslenme ile ilgili mutlaka hekimlerimizen destek almalısınız.
Aşılar : Yavru köpeğinizin rutin olarak mutlaka veteriner hekim kontrolünden geçmelidir. Hekimlerimiz , yavru köpeğinizin yaşına , ırkına ve yaşam alanına uygun bir aşı programı belirleyecektir. Yavru köpeğinizin aşı programı, 45 günlük olduğunda başlamalıdır.
İlk aşıları bittikten sonra üç ayda bir iç paraziter uygulamaları ve senede bir defa kuduz, karma ve boğmaca aşılarının tekrarları uygulanmalıdır.
Köpeğinizin yavru aşı programı bittikten sonra düzenli yürüyüşlere çıkacağından dış parazit mücadelesi de önem kazanmaktadır. Bunun için düzenli kene ve pire damlaları uygulanmalıdır.
Soru ve görüşleriniz için bizi arayabilir yada aşağıdaki form ile bize yazabilirsiniz.